İki Yorum...

1- "Bir alimin ölümü, alemin ölmesi gibidir", a dostum. Bunu bilirdik. Peki ya bir alimin susmasını ne ile izah edeceğiz. Gel bir de bunu düşün!

Sinop Valiliği de birkaç densize ve fikirleri ketmedenlere mağlup olup; Nurettin Yıldız Hocanın etkinliğini iptal etmiş. Bir halt işlemiş. Kendilerini naçizane istifaya davet ediyorum. İzni alınmış bir etkinliği birkaç çapulcunun protestosu ile iptal eden/koruyamayan o şehri nasıl korusun?!

2- Tesettürün modası olmaz demiştim daha önceleri. Tesettür Allah'ın emri, moda ise kapitalizmin. İşte tam da bugünlerde kapitalizmin emrine uyanlar Allah'ın emri olan sözde tesettür ile gövde gösteri yapacaklarmış.

Elbette protesto ediyorum. Kınıyorum. Kabullenemiyorum... Lakin tesettürü kapitalizme kurban edenler niye böyle bir moda günleri yapma gereği duysunlar ki?!

Bence asıl soru bu.

Niye?

Her topal satıcının bir kör alıcısı olmasından kaynaklı da ondan! Dikkat ediyorum da bu sözde tesettür modası ile alakalı eleştiriyi bir kaç o da erkek olan ağabeylerimiz ve kardeşlerimizden kimse yapmıyor. İşin en acı kısmı da kanaatimce burası.

Hadi itiraf edelim. Başörtümüzü ayakkabı rengimize göre seçiyoruz.

Hadi itiraf edelim. Asos, Ray-Ban, Polarize markalı gözlüklerimiz ile dünyanın bizi daha çekici görmesini seviyoruz.

Hadi itiraf edelim. Pardösü niyetine omuzlarımızda taşıdığımız pelerin efektli tuniklerimiz ile arzı endam etmeyi bir hayli istiyoruz.

Hadi, hadi... Çekinmeyelim. İtiraf edelim.

Yoksa, bu sözde tesettür modası günleri "kendin pişir kendi ye" değildir herhalde!

"Bütün kızlar toplandık toplandık toplandık 

Sorduk neden yıprandık yıprandık yıprandık 

Biz onlardan hoşlandık hoşlandık hoşlandık 

Şimdi niye zorlandık zorlandık zorlandık"

Arz talep meselesi yani...

Fotoğraftaki moda devlerinden kimler giyiniyor acaba?!

Yok canım... Kesin siz değilsiniz!!!